21 Nisan 2010 Çarşamba

10 Nisan 2010 Cumartesi

KAHİN !!! DENİZLİ İÇİN DENİZ BİTTİ...


Beşiktaş'ın neresini anlatmalı bilmiyorum.Neresine elimizi atsak elimizde kalıyor. Yıldırım Demirören Yönetimi biz Beşiktaş taraftarına rağmen o çapsız ve dengesiz haliyle koltukta oturmaya devam ediyor...Etsin bakalım.O yönetimin getirdiği bu ülke futboluna çok şey kazandırmış Büyük Mustafa Denizli ile de hafta içi yeni sözleşme imzalandı...İmzalansın bakalım.Ve rüyasında bile o formayı göremeyecek futbolcularla o yönetim ve teknik adam yeni sözleşmeler yaptı önümüzdeki yıllar için...Biz hariç başta yönetim ve teknik adamımıza hayırlı olsun.
KURDUN KUZUYU YEMESİNDE ŞAŞIRACAK BİR ŞEY YOK...ŞAŞIRDIĞIMIZ ŞEY BİZ KUZULAR NİYE HALA O KURTLARA AŞIK OLURUZ İŞTE ARAŞTIRILMASI GEREKEN ŞEY BURASI...
Beşiktaş'ın kalbi Çarşı Grubu süreç içerisinde, bu iş bilmez,aciz,basiretsiz, futboldan anlamaz yönetimin celladı olacaktır burası kesin...Bizim anlamadığımız bu Mustafa Denizli'nin ve futbolcuların durumu...
Mustafa Hoca'nın futbolu bilmediğini,futboldan anlamadığını söylemek için biraz dangalak olmak lazım...Ama bu Mustafa Hocanın gece yada gündüz ya da yatağına uzanıp gözünü kapattığında şöyle derinlemesine kendi içinde özeleştiri yaptığına inanmıyoruz...Eğer yapsa idi bunun farkını bir şekilde görürdük gibime geliyor.Özeleştiri falan hak getire...Hatalardan ders çıkartmak aynı hataları yapmamak bu ülkede onur kırıcı bir durummuş,geçmişin inkarı gibi geliyor bazı insanlara...
Denizlispor'a karşı oynarken korkuyorsun,Ankaragücü'yle oynarken Beşiktaş'a yakışmayacak rezil bir futbol oynatıyorsun...Trabzon'a karşı oynarken korkudan tir tir titriyorsun...Üstelik bunu senin yönetiminde 2 yıldır hemen her takıma karşı sergiliyorsun...Ola ki takım tesadüfen bir tane atarsa kahraman oluyorsun...kahin oluyorsun,cesur oluyorsun...oyunu okumuş oluyorsun...Hadi be oradan... Rikkaard'a karşı acımasızca eleştiri getirenler iş Mustafa Hoca olunca kuzu oluyorlar nedense...E milliyetçilik ve kafatasçılık bu ülkenin çok iyi bildiği birer ideoloji...
Geçen hafta yada bu hafta yada ondan önceki haftaları da kapsayacak şekilde Mustafa Hocaya açık açık sormak lazım...Sahaya çıkarttığın bu korkak ve savunma ağırlıklı kadro bu oyun felsefesiyle nasıl gol atar ? Eğer geriye düşmemişsen yada mağlup durumda değilsen organize,olgun bir atak bile geliştiremeyen bu Beşiktaş takımı nasıl gol atacak? Söyle Mustafa Hoca söyle ? Sesli düşün ve bizde öğrenelim bu takımın nasıl gol atabileceğini...Tesadüfen karambol olacak,rakip defans hata yapacak, ve gol olacak...Kendi kişisel becerin,kendi oyun kurgunun hakim olmasına çalışmak,sistemin,oyun anlayışın,organize oluşun nerede ?Söyle cesur ve kahraman Mustafa Hocam söyle utanma....
Tamam Beşiktaş'ın kadrosu düz futbolculardan kurulu,yaratıcı oyuncu eksikliğin var...Sakatın çok...şu bu...Hepsini geçtim...İyi futbol iyi futbolcuyla oynanır tamam. Maalesef sahaya sürülen Beşiktaş'ın kaliteli ayakları da ortada.İyi güzel de bu kadroyu biz yapmadık, yani bizim en ufak bir suçumuz yok...İş gene o kadroyu oluşturan yönetim ve sana çıkıyor Mustafa Hoca...
Bizi rahatsız eden şey şu...Bunca eksiğe ve sakata rağmen Beşiktaş'ın elindeki kadro zafiyetini sahaya sürdüğün bu kadronun bile oyun anlayışıyla,sistemle adına ne dersen de yada saha organizasyonuyla daha iyi bir futbol ortaya koyacağı gerçeğine inanmamız.Fiziki yetersizliğine karşın her maç oyunu çözmesi için Mustafa Hocanın inadına ilk 11 e koyduğu, en yaratıcı-teknik oyuncumuz olan Yusuf'un Serkan karşısında düştüğü acıklı durum bizden çok Yusuf'un canını acıtıyordur herhalde. Yani artık Denizli'de kahve de anılarını anlatacak duruma düşmüş Yusuf la, geçmişinde bir numarasını görmediğimiz İbrahim Kaş'larla, Serdar Özkan'la, bunca yıldır bir türlü ne yapıp ne yapamayacağını bilemediğimiz dengesizler Holosko ve Finkle, bu işler ancak bu kadar olur...Sahada oynayanların dışında birazda Beşiktaş'ın geleceğini oluşturacağına inandığımız Neciplere,İsmaillere,Rıdvanlara Onur'lara şans versen onu da anlarız...Ama nerde...Sen de yönetimde nereye kadar günü kurtaracaksınız görelim bakalım çünkü bu maçta son kez gördük ki artık Denizli için kehanet ve deniz bitti ve Denizli artık çıplak...Mustafa Hocanın Beşiktaş'a 2 yıldır oynattığı bu oyun sistemiyle bu takımın tipik santraforu Nobre neredeyse gol atmayı unuttu. 2 sezondur böyle bir oyun şablonunda ilerde yalnızları oynayan Bobo'ya kızamıyoruz bile ve onun adına sadece üzülüyoruz. Artık öyle bir noktaya geldik ki...Bu kadronun içinden geçmiş yıllarda çok sıcak bakmadığımız İbrahim Üzülmez'den ve İbrahim Toraman'dan Ernst'ten ve Ekrem'den ve Uğur'dan vermiş oldukları mücadeleden akıttıkları terden ve emekten dolayı da geçmiş yıllar adına özür diliyoruz...


10 Nisan 2010

Ne Yazsam Olmuyor...


Ne yazsam olmuyor...Sayfalar dolusu küfür yazmak da yerinde değil,bize yakışmaz.Sorun futbolcularda değil,onları bu takıma layık görenlerde...Sorun bu teknik direktörü bu takıma layık görenlerde...