17 Eylül 2009 Perşembe
Dip not
"Tribünler de, Yusuf’un çalımlarına doyumsuzca verdikleri ''oleeeey'' tepkilerinden vazgeçerek oyuna olumlu yönde etki etme anlayışına farklı bir boyut kazandırabilirler. Hem de kendilerini hiç yormadan ..."
Yusuf'un çalımları Şampiyonlar Ligi Doğa'sına aykırı-Ekşi Beşiktaş
Yusuf'un çalımları Şampiyonlar Ligi Doğa'sına aykırı-Ekşi Beşiktaş
15 Eylül 2009 Salı
Mustafa Hoca böyle istedi, Rüştü olur dedi
Maçtan çok kısa notlarım olacak, malum hatırladıkça tansiyonum çıkıyor
- Mustafa Hoca böyle istedi: Kurduğu kadroyu herkes gördü, yorum yapmaya gerek yok. Herhalde Manchester maçını düşünerek kenarda oturttu as takımını. Tabata'yı alıp, Yusuf'u oynatma sabotesini hiç söylemiyorum bile...
- Rüştü bilader: Yaş olmuş 36 yapma be abi, bu hataları Hakan Arıkan yapsaydı ömür billah kaleyi rüyasında görürdü. Sen bizi melankolik ediyorsun Rüştü, etmeee.
- Hakemin mikrofonu: Hakemi bilmiyorum, tanımıyorum ama ilk yarı 1 dakika uzatması "ayıp"tı. Daha ağır da konuşmak istiyorum zira bu bize yakışmaz. Mikrofonla konuştuğu süreyi eklese daha adil olurdu. Sonraki el pozisyonuna hiçbir şey demiyorum bile. Yazık.
- Tabata: Tam aradığımız adam. Çok iyi olacak, çoook
- 3-0: Evet skor kötü. Mustafa hoca kötü, rüştü kötü, hakem iyi değil. Ama ben yine de bizim takımın sezonun en iyi futbolunu oynadığını düşünüyorum. Varın siz halimizi düşünün.
12 Eylül 2009 Cumartesi
Tuncai
İsmi artık bana tipi gibi Japonları daha çok andırıyor. Hani Bonzai dermiş gibi. Tuncay'ın Stoke'la anlaşması konusunda blogcu arkadaşlarda sağolsunlar çok şey yazdılar, benim de söyleyeceklerim var.
Öncelikle ne kadar doğrudur, ne kadar yanlıştır bilmem ama son mohikan'ın dediğine göre Tuncay askerlik için yurtdışında oyalanıyormuş, bu yüzden bir-iki sene daha gelmezmiş.
Transfer hikayesine bakarsak Tuncai'nin M'Boro'nun çok yüksek serbest kalma parası istediğini görürüz. Bu nedenle transferin son ana kalması normaldir. Bana kalırsa Stutgart'ı değilde Stoke tercih etmesinin sebebi Premier Lig'tir ki bence de seçim doğrudur.
Bana kalırsa Tuncai, Tugay'ın istikrarına en çok yaklaşacak lejyoner olurdu, tabi Boro küme düşmeseydi. Küme düşmesini bile varsayarsanız, seyirci ve ilgi potansiyeliyle dünyanın en iyi altıncı ligi olan İngiltere Championship Ligi'nde bile oynamak Rıdvan'ın NTV stüdyolarından atmasına benzemez. Koltuğunda oturup, ülkede alın teriyle çalışan, elini taşın altına sokan teknik adamlardan misli misli fazla kazanan Dilmen bilader, Tuncai'nin Stoke'a gitmesini anlamamış olabilir. Zaten onun böyle düşünmemesi beni şaşırtırdı. Ona göre Daum'un takımında tıpış tıpış sol açık oynayıp, gözünün önünde olması daha iyi olurdu tabi.
Yanlız Sakarya'dan çıkmış bir topçunun istikrar, kariyer, para gibi nedenlerden dolayı Stoke gibi takımda oynamasının nedeni, bana da askerlik gibi gelmeye başladı. Göreceğiz bakalım.
Bereket versin
John Terry ile Chelsea anlaşmış. Yeni konrat 5 senelik yapılmış. Esas bomba ise haftalık ücret. Terry'e haftalık 400bin TL verilecekmiş. Tabi TL cinsinden değil ama şevirince öyle oluyor. 5 senede toplam 40 milyon sterlin ediyormuş ve bu sayede adam İngiltere'nin en fazla kazanan futbolcusu olmuş.
Tamam tank gibi adamdır, liderdir, odur budur ama haftalık 160bin pound nedir yaa? Biz Ronaldo'yu eleştirirken, kendi ülkemizdeki uçuk fiyatları eleştirirken İngiltere'yi kaçırmışız aradan.
Kimsenin parasında gözümüz yok ama bundan 10 sene sonra futbolun çivisi çıkmazsa valla şaşıracam..
Tamam tank gibi adamdır, liderdir, odur budur ama haftalık 160bin pound nedir yaa? Biz Ronaldo'yu eleştirirken, kendi ülkemizdeki uçuk fiyatları eleştirirken İngiltere'yi kaçırmışız aradan.
Kimsenin parasında gözümüz yok ama bundan 10 sene sonra futbolun çivisi çıkmazsa valla şaşıracam..
11 Eylül 2009 Cuma
Deme yaa
"Beşiktaş'ın, şampiyon olacağına inanmıyorum. Mustafa hocanın kariyeri var. Gerçekten öyle diyorsa bir bildiği vardır ama o kadar puan kaybettikten sonra şampiyon olabileceğine de inanmıyorum. Mustafa hoca gelir gelmez takımda taktik değişti. Sağda oynayan oyuncu solda, solda oynayan sağda oynatılmaya başlandı. Bunlara adapte olmak çok zor ama inşallah adapte olurlar. Beşiktaş'ın şampiyon olmasını bende isterim. Sonuçta Beşiktaşlı bir topçuyum."
Batuhan Karadeniz
NOT: Ocak 2009 röportajı, Beşiktaş şampiyon olmadan 5 ay önce. Eskilerden bir söz: Parlayan her şey altın değildir...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)