15 Mart 2009 Pazar

BU SENE OLACAK GİBİ...


Özellikle ikinci yarı oynanan iyi oyun ve alınan farklı skor hepimizi mutlu etti. Son yıllarda şampiyonluk için bu kadar umutlu olduğumuzu ben hatırlamıyorum şahsen. Bu takımın artıları da eksileri de belli gibi.Şuna açık açık inanıyoruz. Beşiktaş'ın elindeki bu kadro doğru biçimde sahaya sürülürse bu yıl şampiyon olunmaması mümkün değil.

Mustafa Hoca'ya bu saatten sonra ve bu noktada büyük bir sorumluluk ve görev düşüyor. Şöyle ki : Takımın içinde uyumlu bir kadro yapısı ne pahasına olursa olsun oluşturulmalı. Her hafta özellikle Delgado,Gökhan Zan,Cisse ya da defans göbeğinde oynayan değişik oyuncuların takıma girip çıkmaları hem Mustafa Denizli'nin hem de Beşiktaş'ın canını bir gün fena yakar.

Defanstan başlayarak sorunları irdeleyelim. Defans göbeğinde oynayan futbolcuların her hafta değişmesi nasıl açıklanabilir ki ? Geçen hafta Hacettepe maçında Toraman-Zapo oynuyordu, bu hafta Toraman'ın partneri Sivok oldu.Ondan önceki haftalarda Zan-Zapo, ya da Sivok Zan, vs.vs. Kim formda ve birbirleriyle uyumlu ise o oynamalı diye düşünüyoruz. Bunu 8 aydır gerçekleştiremeyen bir Beşiktaş yapısı var ortada. Allahtan Gökhan iki üç hafta yok da seçenekler daha azaldı şansımıza.Bizim bu konudaki düşüncemiz defans göbeğinde oynayacak aynı dili konuşan aynı memleketli bir Sivok-Zapo uyumu bir kaç yılımızı kurtarabilir. Toraman'ı sağa çekip, defans yanı neyse de hücumda yetersiz bir Üzülmez yerinede Ekrem tercihi her yönüyle doğru bir tercih gibi duruyor. Bu futbolculardan formsuz olanın yerine de Zan,Üzülmez ya da S.Kurtuluş tercihleri de kenarda durur.

Bizce Beşiktaş'ın doğru kullanıldığında en büyük silahı, yanlış kullanıldığında başa bela bölgesi olan orta sahası Ernst'in gelişiyle toparlandı gibi görünüyor ama o bölgeyi birde güçlü rakipler karşısında izlemek ne yapabileceğini görmek daha sağlıklı yorumları da beraberinde getiriyor. Bizce bu bölgenin temel sorunu Delgado'nun varlığı. Mustafa Hoca'nın prensi Delgado takımın liderliğini yapacak rollere soyunduruluyor ama gel gör ki o bu işin üstesinden gelecek futbolu bir türlü ortaya koyamıyor. O zaman bu rolü bir şekilde sahada ondan daha iyi yapan Tello'ya gerekli sorumluluk verilebilir. Cisse, Hacettepe maçında kenarda, bu hafta ilk on birde, takımda kalacak mı gidecek mi belli değil ? Serdar Özkan ise bu takımın oyuncusu falan değil ama Serdar kendisini Messi, Ronaldo olmadı Arda sanıyor. Yetenekliymiş, kullanılamayan yetenek bir şeye yarıyor muki? Uğur İnceman bizim bu takımda görmek istediğimiz bir futbolcu ama nedendir Ertuğrul Sağlam'da Denizli'de düşünmüyorsa vardır bir sebebi. Ama bizim yıllardır takip ettiğimiz ve yeteneklerini bildiğimiz klasik bir orta saha oyuncusu olan bu Uğur dan ümidimizi kesmedik. Orta saha göbeğinde forvet oyuncularımız yapısı ve Tello'nun defansif zafiyetlerini de ortadan kaldırabilecek ideal ikili Ernst-Uğur olmalıdır diye düşünüyoruz.

Forvet hattı belki de en sorunsuz bölgesi Beşiktaş'ın. 3-4 haftadır tek mi çift mi şu mu, bumu oynasın tartışmaları bitti ve Bobo ile Nobre birlikte oynamaya başladı. İyi da oldu. Biz daha da ileri gidelim ve Mustafa Hoca'nın epeydir sağ kanatta oynattığı Tello sol kanada, Holosko'da İbrahim Toraman'ın önünde sağ kanatta yer bulmalıdır diyoruz. Bizim Ernst-Uğur İnceman tercihimiz birazda bu detay yüzündendir. Böyle kadromu olur, hiçte gerçekçi değil, uçmamak lazım diyenlerede şunu derim. Bu kadro bu ligi domine eder Avrupa maçları da ayrı değerlendirilir. Ben Beşiktaş'sam ve Kara Kartalsam en azından hedef olarak böyle düşünürdüm. Ben başkalarını düşüneceğime onlar beni düşünsün? Kadroda isimlerin değil o futbolcuların ne yapıp ne yapamayacağı sorunudur mesele. Disiplin, olgunlaşma, yeterlilik, görev sorumluluğu, gelişme bilinci ya da kendi kendini aşma ve geliştirme sorunudur önemli olan? Yeterli görme ve haddini bilme, gelişime kapalı olmak en azından gelişmeyi denememek bizim tarzımızı yansıtmaz.

Artılarının öne çıktığı eksikliklerinin en alt düzeyde olacağı bir Beşiktaş'ın şampiyonluğa giden yolunda başta futbolcular ve biz taraftarların umutları ve inancı eksilmesin diyoruz... Olacak bu sene... Olmalı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder